turco » tedesco

kitapçı (dükkanı) SOST

kitapçı (dükkanı)

mezeci (dükkanı) SOST

mezeci (dükkanı)
mezeci (dükkanı)

plakçı (dükkanı) SOST

Esempi monolingue (non verificati dalla Redazione di PONS)

turco
Onları desteklemek için, bir antika dükkanı açacak kadar para biriktirene kadar fahişe olarak çalıştı, daha sonra birikimlerini elinden alan ve onu fuhuşa zorlayan yerel pezevenkler tarafından basıldı.
tr.wikipedia.org
Bunlara ek olarak bir kitapçı, hediyelik eşya dükkanı, kütüphane, eğitim merkezi ve kafe bulundurmaktadır.
tr.wikipedia.org
Kasabada iki pamuk çırçırı, bir tahıl ambarı, bir hırdavat dükkanı ve birkaç kilise bulunmaktadır.
tr.wikipedia.org
Havaalanının kitapçı dükkanı sabah saat 10:00'da açılır.
tr.wikipedia.org
Bir mağara müzesi, bir arıcılık müzesi, donanımlı oyun alanı, park tesisleri, arı kovanları, gözlem platformları ve hediyelik eşya dükkanı (yabani bal satımı da yapan) bulunmaktadır.
tr.wikipedia.org
Zombilerin kemirdiği et parçaları için, fırınlanmış jambon ve aynı zamanda bir kasap dükkanı sahibi olan aktörlerden birinin ücretsiz sağladığı iç organlar kullanıldı.
tr.wikipedia.org
Güzel sanatlar galerisi (fuaye, çizim ve eğitim atölyesi, müze tutan antikalar, kitapçı ve hediyelik eşya dükkanı) eklenmesiyle 1982 yılında genişletildi ve tiyatrosu yeni ve modern ekipmanlarla donaltıldı.
tr.wikipedia.org
Boş kaldığı süre boyunca, eski kocasıyla seks dükkanı vardı.
tr.wikipedia.org
Birçok kahve dükkanı, müşteriler için ücretsiz kablosuz internet erişimi sunarak iş veya kişisel çalışmaları teşvik eder.
tr.wikipedia.org
Terminal binasında üç restoran, üç kafe, bir duty free shop, sigara salonu, kitap mağazası, hediyelik eşya dükkanı gibi yerler vardır.
tr.wikipedia.org

Vuoi aggiungere una parola, una frase o una traduzione?

Inviacelo - Saremo lieti di ricevere il tuo feedback!

Pagina in Deutsch | Български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe