Traduzioni di „tukt“ nel dizionario tedesco » turco

tut VB vb trans

tut → tun:

Vedi anche: tun

tun <tut, tat, getan> VB vb trans

1. tun (machen):

tun

yapmak

tun etw

etmek -i

2. tun (bewirken):

tun etw

meydana getirmek -i

3. tun (setzen, legen, stellen, stecken):

tun etw in/auf etw

koymak -i -e

sein Bestes tun

elinden geleni yapmak

ich habe zu tun

işim var

ich habe damit nichts zu tun

bu işle hiç bir ilgim yok

mit etwas zu tun haben

bir şeyle ilgisi [oder ilişkisi] olmak

tun und lassen, was man will

istediğini yapmak

so tun, als ob ...

-miş gibi yapmak

Sie tun gut daran, zu ...

-mekle iyi edersiniz

er tut nur so

öyleymiş gibi yapıyor

das tut mir gut

bana iyi geliyor

Takt SOST m

1. Takt MUS:

Takt

ölçü

Takt (türkisch)

usul

2. Takt (-gefühl):

Takt

incelik

Takt

denlilik

Takt

takt

tun <tut, tat, getan> VB vb trans

1. tun (machen):

tun

yapmak

tun etw

etmek -i

2. tun (bewirken):

tun etw

meydana getirmek -i

3. tun (setzen, legen, stellen, stecken):

tun etw in/auf etw

koymak -i -e

sein Bestes tun

elinden geleni yapmak

ich habe zu tun

işim var

ich habe damit nichts zu tun

bu işle hiç bir ilgim yok

mit etwas zu tun haben

bir şeyle ilgisi [oder ilişkisi] olmak

tun und lassen, was man will

istediğini yapmak

so tun, als ob ...

-miş gibi yapmak

Sie tun gut daran, zu ...

-mekle iyi edersiniz

er tut nur so

öyleymiş gibi yapıyor

das tut mir gut

bana iyi geliyor

tumb AGG

tumb

salak

tumb

dingil

tumb

bön

Akt SOST m

1. Akt (Tat):

Akt

edim

2. Akt TEATR:

Akt

perde

3. Akt (Malerei):

Akt

nü

Pakt SOST m

Pakt

antlaşma

Pakt

pakt

Sekt SOST m

Sekt

köpüklü şarap

Sekt

şampanya

tat VB vb trans

tat → tun:

Vedi anche: tun

tun <tut, tat, getan> VB vb trans

1. tun (machen):

tun

yapmak

tun etw

etmek -i

2. tun (bewirken):

tun etw

meydana getirmek -i

3. tun (setzen, legen, stellen, stecken):

tun etw in/auf etw

koymak -i -e

sein Bestes tun

elinden geleni yapmak

ich habe zu tun

işim var

ich habe damit nichts zu tun

bu işle hiç bir ilgim yok

mit etwas zu tun haben

bir şeyle ilgisi [oder ilişkisi] olmak

tun und lassen, was man will

istediğini yapmak

so tun, als ob ...

-miş gibi yapmak

Sie tun gut daran, zu ...

-mekle iyi edersiniz

er tut nur so

öyleymiş gibi yapıyor

das tut mir gut

bana iyi geliyor

tot AGG

1. tot (leblos):

tot

ölü

tot

ölmüş

2. tot (nicht rege):

tot

cansız

tot

hareketsiz

3. tot (glanzlos):

tot

sönük

tot

donuk

4. tot (öde):

tot

ıssız

5. tot (unergiebig):

tot

verimsiz

tot geboren

ölü doğmuş

sich tot stellen

kendini ölmüş gibi göstermek

trat VB vb intr, vb trans

trat → treten:

Vedi anche: treten

I . treten <tritt, trat, getreten> VB vb trans (mit dem Fuß stoßen)

treten jdn/etw

tekmelemek -i

treten jdn/etw

tekme atmak -e

II . treten <tritt, trat, getreten> VB vb intr +sein (be-, hinein-)

treten in etw

girmek -e

auf etw treten

bir şeye (ayak) basmak

etw mit Füßen treten (missachten)

bir şeyi çiğnemek